TBMM Lokantasında 226 Liralık Hesap Gündem Oldu: Vatandaşlar Arasındaki Fiyat Farkı Tartışması Büyüyor
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) ziyaret eden bir vatandaşın Meclis lokantasında yediği yemeğe dair paylaştığı 226 liralık fatura sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Meclis lokantasında sunulan fiyatların piyasa ortalamasının oldukça altında olması, kamuoyunda “ayrıcalıklı fiyatlar” ve “vergiyle finanse edilen yemek” tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Sosyal medya üzerinden paylaşılan faturaya göre vatandaşın ödediği toplam tutar 226 TL. Menüde yer alan kalemler ve fiyatları şöyle:
Dana saç kavurma: 66 TL
Cacık: 12 TL
Mantar çorbası: 12 TL
Ton balıklı salata: 70 TL
Ayran: 6 TL
Vişneli tayfır (bir tür tatlı): 18 TL
Karışık meyve: 30 TL
Kuver (2 kişi): 12 TL
Vatandaşın yalnızca 226 TL’ye bu kadar çeşitli ve görece lüks bir öğün yemesi, birçok yurttaşın dikkatini çekti. Özellikle büyükşehirlerdeki restoranlarda benzer bir menünün 500 ila 800 TL arasında bir tutara denk geldiği yönündeki yorumlar, Meclis lokantasının fiyat politikasını tartışma konusu haline getirdi.
“Devletin Kasasından Mı Karşılanıyor?”
Söz konusu fiyatlar, Meclis lokantasının maliyetlerinin ne oranda sübvanse edildiği sorusunu da beraberinde getirdi. Zira kamu kurumlarında yer alan sosyal tesisler ve yemekhanelerde uygulanan indirimli fiyatlar, genellikle bütçeden ya da ilgili kurumun döner sermayesinden finanse ediliyor. Bu durumda, milletvekilleri başta olmak üzere Meclis çalışanları ve konukların uygun fiyatlarla yemek yemesinin, dolaylı olarak vergi gelirleriyle karşılandığı iddiası sıkça gündeme getiriliyor.
Vatandaş Tepkili: “Biz Aynı Menüyü Dışarıda Üç Katına Yiyoruz”
Sosyal medyada paylaşılan yorumlar arasında en çok dikkat çekenlerden biri şu şekilde:
“Asgari ücretle geçinmeye çalışan bir vatandaş olarak dışarıda bu menüyü en az üç katına yiyoruz. Devletin tepesindeki insanlar, halkın ödediği vergilerle uygun fiyata yemek yerken, biz temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamakta zorlanıyoruz.”
Bazı kullanıcılar ise bu durumu “halktan kopukluk” olarak yorumladı. Uygun fiyatlı yemeklerin sadece Meclis’e değil, tüm kamuya açık şekilde sağlanması gerektiğini dile getiren vatandaşlar, bu konuda eşitlikçi bir politika izlenmesi çağrısında bulundu.
Meclis’ten Açıklama Gelmedi
Kamuoyunda büyüyen tartışmalara rağmen TBMM’den henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak daha önce benzer konularda yapılan açıklamalarda, Meclis lokantasının kamuya açık bir sosyal tesis değil, sadece milletvekilleri ve Meclis çalışanları için hizmet veren bir kurum olduğu belirtilmişti. Bu nedenle fiyatların ticari restoranlara göre düşük olmasının “doğal” olduğu savunulmuştu.
Uzmanlar Ne Diyor?
Kamu yönetimi uzmanları, bu tür sosyal tesislerin varlığının çalışan motivasyonu açısından önemli olduğunu ancak kamuya açık olmayan alanlarda uygulanan sübvansiyonların şeffaflık ilkesine aykırı olabileceğini belirtiyor. Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde, bu tür ayrıcalıkların toplumdaki adalet duygusunu zedeleyebileceği ifade ediliyor.
Sonuç: Simgesel Bir Fatura, Büyük Bir Tartışma
TBMM lokantasında ödenen 226 TL’lik hesap, yalnızca bir yemek faturası olmanın ötesinde, Türkiye’deki gelir adaletsizliği, kamu harcamalarının şeffaflığı ve halkın siyaset kurumuna duyduğu güven gibi çok daha derin meseleleri yeniden gündeme getirdi. Meclis lokantasında yenen bir öğle yemeği, vatandaşların günlük hayatlarıyla TBMM arasındaki mesafenin simgesi haline gelmiş durumda.
