“Bir Vekilin Kapısı ve Kapanmayan Bir Yara”
Barış Özmen’in Anlatımı, Ağrılı Seçmenlerin Yıllardır Dillendirdiği Sessiz Çığlığı Gözler Önüne Serdi
Yıllar geçiyor, isimler değişiyor… Ancak değişmeyen tek şey, seçim dönemlerinde verilen sözlerin, meclis koltuklarıyla birlikte unutulması oluyor.
Ağrılı halk şairi Barış Özmen’in geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım, kamuoyunda derin bir yankı uyandırdı. Özmen, 2006 yılında rahmetli babasıyla birlikte Ankara’da bir milletvekilinin kapısını çaldıklarını ve umutsuz bir sağlık durumu için yardım istediklerini anlattı. O dönem TBMM’de Ağrı milletvekili olarak görev yapan Naci Aslan’a ulaşan Özmen, yaşadığı hayal kırıklığını şu cümlelerle paylaştı:
“Yıl 2006, Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi’nde yatan ağır hastamız için çaldığımız kapıdan elimiz boş döndük. Naci Bey’e derdimizi en yalın haliyle anlattık. Ama ne sesimizi duydu ne de elimizden tuttu. Biz, mahcup bir şekilde Meclis’in soğuk koridorlarından ayrıldık.”
Bu duygu yüklü satırlar, sosyal medyada insanlar tarafından paylaşıldı. Yalnızca bir kişinin hikâyesi değildi bu; Ağrı’dan seçilip Ankara’da kaybolan nice vekilin gölgesinde büyüyen bir sessizliğin, bir çaresizliğin sembolüydü.
“Unutmak mı, Görmezden Gelmek mi?”
Ağrı, yıllardır Türkiye’nin en yüksek oy oranlarıyla vekil çıkaran şehirlerinden biri. Ancak halk arasında yankılanan ortak bir serzeniş var: “Seçildikten sonra bizim telefonlarımıza çıkmaz oldular.”
Barış Özmen’in yaşadığı bu kırgınlık, aslında tek bir vekilin değil, sistemleşmiş bir temsil kopukluğunun izdüşümü. Zor zamanda halkının derdine koşmayan, seçildiği kente yabancılaşan vekillerin sayısı arttıkça, toplumun devlete olan inancı da zedeleniyor.
“Bir Selam, Bir Telefon, Bir Destek…”
Halkın beklentisi büyük değil: Zor zamanda bir selam, bir destek, bir kapının açık olması. Özmen’in yıllar sonra kaleme aldığı bu buruk anı, toplum hafızasında unutulmadığını gösteriyor. Çünkü halk, kendisine sırtını döneni affetmiyor, unutsa da hatırlamak için bir sebep mutlaka çıkıyor.
Bir Hatırlatma Niteliğinde
Barış Özmen’in bu paylaşımı, sadece geçmişe değil, bugüne ve yarına da ayna tutuyor. Vekil olmak, sadece oy almak değil; dert dinlemek, çözüm üretmek, temsil etmektir. Ve halkın belleği, sandıktan çok daha güçlüdür.
